Henüz irade sahibi olmayan bir bebeği düşünelim. Karar verme mekanizması hala gelişmemiş, ebeveynlerinin yönlendirmesiyle temel ihtiyaçlarını karşılayan bir bebek. Etrafında olup bitenlerin iyi veya kötü olduğunu sizce fark edebilir mi? Ona seçme hakkı verildiğinde iyi ya da kötüyü kendi isteğiyle seçebilir mi? Şimdi bahsedeceğimiz deney de tama olarak bunları sorgulayarak yola çıkıyor.
2007 yılında Yale Üniversitesi’nde yapılan ”Social Evalation by Preverbal Infants” adlı araştırmaya bağlı olarak bazı deneyler gerçekleştiriliyor. Paul Bloom liderliğinde yapılan deneyde kuklalar ile birtakım kurgular yapılarak bebeklerin kuklaların davranışlarına verdiği tepkiler inceleniyor.
Bebeğe yapılan kukla gösterisinde 3 tane kukla var. Bunlardan birinin de yardıma ihtiyacı var. Diğerlerinden biri yardım etmeye çalışırken öbürü ise engel olma niyetinde. Bu kurguda yardım eden ve engel olan kuklalar arasında tercih yapılması istenildiğinde bebeklerin %75’inden fazlası yardım eden kuklayı seçiyor.
Farklı bir kukla gösterinde daha önce olumsuz bir davranışı gösterilen kukla yardıma ihtiyacı olan kukla rolüne girdiğinde bebeklerin %81’i yardım edeni değil de engel olanı seçiyor. Buradan da bebeklerin iyi olanı seçtiği gibi kötü olanı da cezalandırdığı sonucuna ulaşabiliriz.
Başka bir kurguda ise bebeklere iki farklı yiyecekten seçim yapması isteniyor. Bebek %87 oranında onunla aynı yiyeceği seçen kuklayı tercih ediyor. Kendi tercihlerine benzer tercihler yapan kuklayı iyi olarak görüyor. Daha sonra bebekle aynı seçimi yapmayan kukla yardıma ihtiyacı olan rolündeyken ise bebekler çoğunlukla ona engel olan kuklayı seçiyor.
Bu deneylerden hareketle bebeklerin çok keyfi bir iyi kötü anlayışları olduğu görüşü öne sürülebilir. Kendileriyle aynı düşüncede olanları iyi olmayanları ise kötü olarak değerlendirebiliyorlar.
Comments